Blog

  Cunda’da Serenat “Erdim Sertoğlu’nun aziz anısına.” “Kız arkadaşımla buluşacağım. Çıkmam lazım, anne.” “Oğlum, daha yeni geldin, hemen koşarak onun...

Bazen bir gecede olup bitenler, yalnızca sahnedeki ışıltıyla değil, perde arkasındaki emekle de anlam kazanır. İşte tam da böyle bir...

Hayat, dibe vurduğunda boğulduğun bir su damlası gibiydi. Çırılçıplak ve deliksiz bir uykuda dalından kopan dut tanesi misali konardı sinekler...

Çocuksun, 6 yaşındasın. Daha tam konuşamıyorken kelimelerini, sesini kesiyorlar. Yaşıtların dünyanın diğer yerlerinde anaokulundan mezuniyet günü kutluyor. Sen hayatında daha...

Ben bir ayrık otuyum, duruyorum gamsızların bağında. Gölgesinde yalnızlığın, hem de en hasından, Ala geyikler gelirlerdi arada, ısırırlardı etimi, kökleyip...

Bir kediydin sen Umarsız Kaçırılmış yaşamın sahne ardında Fırtınalar mıydı deltalarında uçurum olan Yoksa ırmakların mıydı  siyah afyon kokusunda gürül gürül...

Her zamanki gibi kadın dizüstü bilgisayarının klavyesinin üzerini arkasını gösterecek kadar ince beyaz örtüsüyle örtmüş kapağını kaparken “Bebeklerin gündüz uykularında...

Yarasa kanatlı gecenin baldırı çıplak çocuklarıyız Toplu intihar ediyor kalabalıklar, bir kadın; ışık giyen başına, Elinde çözüyor cenneti bir yumak...

“Sende gelmelisin abi kebap bir iş, akşama kadar denizi izliyorsun. Şaka gibi maaş bile veriyorlar. Kulen var denizden bir adam...

Bir insan sevilmeyi neden beceremez? Ne engel olmaktadır ona? Veyahut çaresi nedir bunun? Bir yolu var mıdır? Sadece sevmek, neden...

Kültür ile iktidarın karmaşık ilişkisi ne denli kadim ve sürekliyse kültür ile direnişin ilişkisi de o denli güçlüdür. İnsanın iktidar...

Masumane yürek derin ve loş meyhanelerde dinler sarhoşluğunu.. Ahh bu kalp alacakaranlıkta günlerce , saatlerce onu bekler . Bir tek...

Yakıldıkça yükselen taçlarını narinliğin verdiği ruhuma mana bırakmayan duruşuyla ,ince ince sessizce bütünüme hapseden bir bir esirliğini bahşeden mecalsiz nefesime...

İhtiyatsız hallerime , sönmez ateşime galip gelen delikanlı. Bir sen dindirdin bu yangını bir sen savurdun beni huzurun serin serin...

Başıboş bir eşkıyaydım. Sisin ,karanlığın göğsüne kadar erişip süzülerek sardığı ,dört bir yanına sinip boğduğu sessiz sessiz yekindiği , parçalayıcı...

Ruhumun üzerinde dalgalan , yan ! Daha çok dolansın yüreğime ateşin. Sokul içli içli sakince ve gülümseyerekten. Yakacağını bildiğin yollara...

Hani çeşme başına elinde bakraçla gelen güzeller Bin bir renkte giyinip çeşit çeşit mani düzerler Herkes saf ve masum hiç...

Gezgin, derviş değilim biliyorum neyleyim Saz bilmem, söz bilmem ki derleyim Âşık olsam gönül hicap eyleyim Söyleyin bana dostlar ben...

Hakan, sınıfında çok da başarılı bir öğrenci değildi. 8. Sınıf öğrencisiydi, ödevlerini zamanında yapıp, sınavlarının olduğu hafta ders çalışmaya kendini...

Benim rengimdir akşam. Ruhumdur karanlık. Dün gibi, bugün gibi Belki de gelecek gibi. Unutmak istediklerim Kaybettiklerim, görmek istemediklerim orada. O...

Konya sokaklarında kırmızılı bir kadınÖyküsünü öğrenme, inan ki kalmaz tadınAcısını sarmalar aşka deyip günaydınSevdiğine kızıp da asla zalim demedenKırmızının sıcağı...

Bayburt’un Düşman işgalinden kurtuluşunun 107. Yılında Uluslararası Bayburt Sanatçılar Derneği Organizasyonunda 21 Sanatçı işlerinden oluşan karma sergi ve Türkiye’nin önde...

Bir bardak çayda kaldı suretin, Dudağım değdi, sen sandım bir an. Ne çay ısıttı, ne zaman geçti, Sensizlik kaldı benden...

Bir şiir yazdım: Satırlarımda hayat, Satırlarımda varlık, Satırlarımda yokluk, Ve ölüm. Hangi satır, hangi şaire kaldı? Bir şairin hayat şiirinde...

Tüm dünya buradaymış gibi, Ve ben tam ortasındaymışım gibi, adımlarken toprağını; Anımsadım yalnızlığımı. Evet. Tüm dünya buradaydı, Ve ben tam...

En son ne zaman mı içten güldüm doktor bey, bu sorunun karşılığında ne umduğunuzu anlayamadım, siz beni gerçekten anlıyor musunuz?...

Bir düşüncenin içine sıkışıp kaldım Gövdemde karın soğuğu ve fırtınalar Varamadım bir türlü kendi gerçeğime Can derdindeyim, kıskacında Bir kötürüm...

Dün Aydın’ın Bozdoğan İlçesi’ne gezmeye gittik, önce ’’Madran Menba Suları Fabrikası’’na uğradık. Su alacaktık ama satış ilçe içinde imiş, güvenlikteki...

İhtiyarlamıştı bütün sevdalar cebimde. İçimde bir kaçma dürtüsü beynimi kemiriyordu. Lanet gardiyanın gür sesi beni bütün gücüyle yatağa geri itiyordu....

Ölümlerin önüne set kurmuş Yalan zincirinin kaleleri Bense Ceplerimden sarkan beyaz mendillerle Bekliyorken Mutluluk köprüsünün ucunda Bir bir kan damladı...

Elimde uzun süredir düşüremediğim Türkiye’nin en önemli felsefecilerinden saydığım Fatmagül Berktay’ın Düşünme Etiği adlı kitabı var. Fatmagül Berktay yılların birikimini...

Kanlı ibremi yeşil örtüye astım Atlasımdan çıkan zebani , boynumda bir dilin grameri (Bir deniz kazasında Rembrandt cevşenimin ipi) Sokağın...

Sakura’m, kiraz çiçeğim Beni şu güzel bahar sabahı Hüzne gark eden, güzel çiçeğim En renkli çağında Pırıl pırılken tenin, güneşle...

Uzak bir yerlerde seni buldum habersiz, Ne rüzgâr sordu beni, ne de bir deniz. Farkında değildin, görmedin beni, Ben tanıdım...

ben bu yokuşu reddediyorum rabbim bu sokaklar da senin olsun; çıkamam oluru yok, çıkamam… göğsümde nefes nefese sancıyor öyküm. bir...

sevginin yumuşak kucağında hayatı emmek isterdim rabbim; duru, ılık, akışkan. oysa ağzımı açsam; taş gözümü yumsam; taş düş kırıklıklarından ağrıdı...

Patlatılmış trafoların gaz lambaları Geceye sinen aklım son deminde Bilirsin işte Her yanan ateş kül olmuyor Zaman değişse de sen...

Senin yolların var Rabbim Benim bitti. İftiharla olmasa da sundum filmimi Kestik! Bir yaprağa bakar Bir ince, çelik yaprağa Kestik!...

Rabbim, bir necip fazıl değilim Ama ben de emdim kaldırımları30 Ben de sokak ortasındayım; Uzanıp giden çok uzak bir düş...

“Yine Kadın ve Daima Kadın!” diyor Hatice Dökmen. Cinsiyet doğarken getirdiğimiz bir özellik fakat bu cinsiyeti yaşama biçimimiz toplum tarafından...

Aşağı yukarı hepimiz kadın olmanın günümüz toplumunda da olmak üzere ne kadar külfetli ve zor olduğunun farkındayızdır çünkü kadının üzerine...

Bu çalışma, kendisiyle beraber 70 kaçak kölenin kaçması için öne ayak olan köle karşıtı yürekli bir kadını yakın markaja alacaktır....

Bulunmuş yitiklerimden Yasemin’e… “Kadınlar güzellikleriyle yaşamı olanaksız kılarlar.” Virginia Woof Okur, denememin başlığına bakıp yanlış bir sanıya kapılmaya: Kadın bir...

Bir daha beni suçlamadan önce, küçücük kalbimde hasarı boyumdan büyük imtihanları misafir etmek zorunda kaldığımı unutmayın lütfen. Hiç hesapta yokken...

İnsanoğlu var olduğu günden bu yana yeryüzündeki yerini sağlamlaştırmanın peşine düşmüştür. İnsan olmanın hasletlerini, benliğinde yaşamanın dayanılmazlığını çoğu zaman kaldıramamıştır....

Söylenmedik söz yok, işitilmedik söz çok. (Atasözü) Yaşam anlatılmamış, anlatılmayan öykülerle dolup taşmakta. Bundan ötürü, kişi kendi öyküsünü anlayıp anlatmayla...

Işıltılı Bir Yolculuğa Kuş Bakışı Yolculuğumuz boyunca aradığımız kişi belli. Bazen bilinçli, bazen de bilinçsiz olarak gerçeklerin ağırlığıyla kendimize doğru...

Önceleri… Yeni alınmış bir ceketim vardı ama birkaç beden büyük. Bir kumaş pantolonum beli düşük, Terziden paylı bırakılmış. Bir beş...

Ne rengine baktım ben, ne ırkına, diline. İnsanı insan yapan, muhabbettir biline. Dönemem ki sırtımı, kardeşimin yüzüne, Uymuşken Mevlana’nın çağrısına...

Bir yanım zemheridir, saçlarımda kar benim. Koynumda taşıdığım, cemrelerim var benim. Ha söktü ha sökecek, baharın şafağıyım On ki kardeş...

Bir cümle insanoğlunun bir parçası olabiliyormuş; umudunu yitirme. Hayatımızın her evresinde bizimle. En imkansız zor anlarımızda bile umut fısıltılarını duyarız....

dün gibi hatırlıyorum muazzez ile necatinin hikayesini anlattığın günü. gözlerin doluyor, sesin çatallaşıyordu. ve her bir çatalın ucunda dinlediğin hikayeye...

  Tiyatro sanatı, farklı toplumsal kesimlerde farklı etkilere sahip olabilir. Bazı olası etkiler şunlardır: 1. Eğitim etkisi: Tiyatro sanatı, özellikle...

Aşk: İnsan ruhunun en derinlerinden gelen, zamanla büyüyen ve kök salan bir duygu. Gerçek aşk, sadakat ve güvenle beslenir. Sevgiyi...

Oysa Demincek oynayarak çocuklar Temizlemişti karı Üstünde kedilerin pati izleri Ağaçlardaki çürük narı Bir saklanıp şimdi yine gelen Fırtınalı karı...

Beli iki büklüm olmuştu benim anamın. O ikisinin yarısında biz, yarısında babam. O ikisinin arasında bir tek kendi yoktu. Yarısında...

Buz tutmuş ruhum bir açık kapı Bir kediydin sen Telaşsız Gittiğim her yere gözlerimle bakındın Alnımda bir uğur böceği Şubatın...

Karanlık Bir Suret Seç Kendine Benmerkezcidir tanrı. Işığın terazisi kendi seçimleri… Şimşek gülüşü kalbimde azaptan bir gül (Hınçla dikiyor derimi)...

Uzunca bir bekleyişin ardından nihayet Kamu Personeli sınavından sonra atamam yapılmış ve Erzincan’ın küçük bir kasabasında bulunan ilkokula sınıf öğretmeni...

Hayatta öyle umut edeceğimiz anlar var ki ,bunların farkında olduğunuzda bu duygunun gücüne inandığımızda ve olayları , yaşananları , mucizeleri...

  ayrılıp gelmişsem yanına çalmışsam kapını yarınlara bil ki düşümün götürdüğü yerdeyim. sonunu gördüğüm bu yolun başlangıcına yemin olan her...

Kaldırımda pos bıyıklı bir adam sanki önünü göremiyormuş gibi gözlerini kısmış uzaklara bakarak yürüyor. Çıkık anlına beton dökmüşler, yüzü atamadığı...

  bizi iz’e bağlayan görünmez ipler anneyi çocuğa, tohumu suya ve seni bana düğüm, seni beni kukla eden o ipler.....

  izlerim düş halinde ve oturmuşum bir taşa dünyanın temelindeki köşe taşına kana kana içsinler diye beni kan diye bedenimi...

  titrek bir çığlıkta kopar telim kalem ucunun kağıda bastonun toprağa karın karına, karanlık nidaya her titreyiş bir bastırış ne...

BUYE kendi hissinin içinde, yazmayı çok seven bir kızdır. İnce parmaklarıyla saatlerce kelimelerle oyun oynar, dans eder. Onun için tarih...

Fedakârlık hissesini, Kalbimizde açmışız. Onlarca kirli seste, Tertemiz kalmışız. Fedakârlık hissesini, Bölüşmüşüz ekmek misali, Gram, çeyrek, yarım. Başarmışız dünya zamanı...

Sor beni yaralı kuşlara, kanat çırpıp da varamayanlara. Sor beni Tuna'ya, sessiz akıp giden sulara. Kimlere derman oldum, kimlerin yollarına...

BÖLÜM 1 “CEMİL” “Yalnızlığım bir yol gibi uzanan saatlere, Bir yapboz gibi hayat bir parçası eksik...” Elindeki şiir kitabının kapağını...

  Bu konuda interneti taradığımız zaman şöyle bir ifade ile karşılaşıyoruz. Pratik olarak var olmayan ancak var olması muhtemel bir...

Bu hayatın kuralları ne? Bazı insanlar bu hayattaki rollerini bu kadar şahane yaparken ve hiçbir şey onları ıskalamazken neden bazıları...

Kabul görmemiş varlığın pencere önündeki fark edilmeyen frezyasıyım basmakalıp bir saksıda Hüznümü yağmur koparır Kokum karışır güneşe Sözlerimden başka gücüm yok Ayarsız...

Nasılda gözlenir yolun bilsen Pencerem kapanmaz odalarda Dünya herkesin o küflü dünyası Döner etrafımda aldırmaz bana Saat hep vaktinde vurur,...

Damla damla çağlayan bir nehirdir bu sevda. Sevdanın diyarı Hak'tan geçer bilesin. Onca yollar aşıp aşka eren sen misin? Hakk'ın...

Mevsimler, hep soğukları işaret ediyorken duyuluyordu, içindeki heyecanı içe sığmayan, aynı uzak grilere boyanmış semanın altındaki tek yürek olmuş çocuk...

Günlerdir şarkılar çalıyor arka bahçemde Lirik bir ezgiyle dans ediyor bir kadın Duyuyor musun sesini deli rüzgarın? Dışarıda yağmurun ayak...

Şehirler geçiyor önümden. Yolları uzaklara çağıran sokaklar... Eski bir tramvaydayım. Biletlerim kesilmemiş hayattan. Rüzgarlar vuruyor ıslak pencerelere. Kapı önleri eski...

Hatırlıyorum Bir gün Tavla oynarken Platon'la Olanca kıskançlığıyla gelmişti Aristoteles Sokrates koşuştururken sokağın köşesinde Ege yine sıcak ve güzeldi Zeytinler...

Ah gönlüm, garip gönlüm, Ne çok hüzün yüklediler omuzlarına, Kaç gece daha böyle kırgın, Böyle mahsun, böyle boynu bükük kalacaksın?...

ne meryem bakireydi ne de ellerin sıcaktı ve itiyordu durmadan emekleyen acabaları yetmiyordu artık ışığın galeride yolumu bulmaya gözlerin kömür...

Güneş ışığı yüreğime dolar. Sürükler beni rüzgar, alır götürür beni zaman. Çatlamış dudaklarımda bir şiir kalır. Adı sevda.

bir sanat eserine bütün olarak, ayrıntıları ile toplumsal bağlam içinde bakarak onu analiz etme, yorumlama ve değerlendirme sürecidir.   Sanat...

gelmeyeceğim , bekleme dedi bekledim ; nükleer değmiş bir kent  gibi soğuk, sessiz ve kasvetli... hiç konuşmadı bir daha sorularıma ruhumda...

Bilir misin hangi yollardan geçtiğimi, Kaç geceye sığmadığımı, kaç sabaha yetmediğimi? Gözlerime diz çöken uykusuz saatleri, Ömrümden düşen sessiz geceleri...

Burcu, bir ilkyaz esintisiydi. Kendi güzelliğinde, güzelliğin kendisiyle – o “güzelsizlikler ülkesi”nde – ılgıt ılgıt eserdi. Onlar karanlığın yayılıp koyulaştığı...

Ben, ninemin halısını hep çok severdim. Üzerindeki geometrik şekilleri eşleştirirdim. Geçen gün o halıyı rüyamda gördüm… Her sabah okula giderken...

Genele baktığımızda, 14 Şubat Sevgililer Günü olarak bilinir ancak okur ve yazarlar üç aşağı beş yukarı bugünün aynı zamanda Dünya...

Gel yoksa sabahları vuracağım, Bir bir dökülecek ışık hazneleri kucağıma! İtirazım zamanın akmasına gelmiyorsun, Vakit ilerliyor düşman gibi aynalara, Her...

Bırakmalıyım artık bugünden başlayarak Beni bunca öldüren sesini diyorum Bütün etrafım pusulanmış sanki Ben bir yanlışlığım koca yeryüzünde   Nasıl...

Bunca kalabalığın içinde yutkunduğunu duyar mı insan Sıvası dökülmüş duvar kadar yıkık duygular Gözler gri tozlu dumanlı bakar. Paslı demirler...

Son cümlesi okunmasın diye yakılır mı kitaplar? İçilmişse gözlerin daha önce, aynı bakabilir misin dalgalara? Ağustos’un orta yeri uzaktan anason...

Dağlardan öğütülen kayalar Dalgalara esir edildi Şehrin ışıkları karartılmış Soğumuş aşk güvensizlikten Taşır mı şimdi bu yükü bu deniz Anlamıyorlar son nefeslerine...

Dinlemesini bilene her taşın, her kuşun ve ağacın anlatacak bir hikâyesi vardır. Ben onları bu hikâyeleri ile severim. Okyanus kıyılarından...

  dualarımın hecesine sakladığım aşk bir elimde terazinin diğerinde aydınlanmamış beddualar bin ağızdan söylerken aydınlıkta karanlığa susanlar ya da susayanlar....

  Boş bir kağıtta sıralanmış çamaşır ipleri ve ipe astığım kaderimin oldurmazlığı olduran eğri büğrü dizeleri içi boş ve sapı...

bir asırdır tarihin ezberinde aniden gül açan günler geride kaldı zaman saniye saniye dikenleşti uçmuyorlardı yerden yukarı yağıyordu kuşların gözünden...

Herkesin bildiği üzere sanat ve okumak konusu bağlantılıdır. Çünkü herhangi bir eseri ortaya koyarken, çevreden gelen etkenler kadar okumanın da...

Yalnızlıklarımla yürüyordum yine. Geçmiş film şeridi gibi gözlerimde, gelecek kaygısı zınk zınk şakaklarımda atıyor. Yürüyor, yürüyorum. Sakin, tenha bir deniz...

Anıları sana bıraktım Hayalleri ben aldım. Beyaz ve soğuk yorganını örtüyor Bak yine kış. Kaç zemheri atlattık Hiç saymadım! Ayrılığın...

Ömrümün akıp giden zamanlarına bastın Ölümsüzlük mührünü. Kalbimin karanlık sırlarından çevirme yüzünü. Ağlamakla onaramazsın İçindeki kaybedilmiş masumiyeti Senin yüreğine dokunsun...

Sizi Saran Sarmayalan Bir Bob Dylan Filmi O Bob Dylan içimizde ki özgürlük kendi olma ve isyanı kötüleyen her şartta...

çiçeklerden yasemini severim mavide unutulmuş denizleri kırlangıçlar yağmura doyduğunda gözlerinde ki ayracı ve kitaplardan en çok seni bilmediğin bir ışığın...

Chloe yok. Ne zaman, nasıl, nerede? Bilmiyorum. Çığlıklarım içime kaçıyor. Bağıramıyorum, ağlayamıyorum. Geldiğim yollardan geri dönüyorum. Biraz önce çocuk cıvıltılarıyla...

Kaçamadığım şeyler var. Yüzüm güler, içim hep ağlar. Pamuklara sarılmadım, Dikenli tellerle çevrili yaşadım. Bir yanım hep tetikte, Bir yanım...

Dün gece geçecek yol bulamadım Her yolun üstünde kalabalıklar vardı. Nefret ederim ben Kalabalıktan Bilmem nedendir Oldum olası sevemedim Ve...

Bazı okuyucularım zaman zaman edebiyatın edeb kavramıyla ilişkisini sorarlar. Bu soruya cevap verirken, ister istemez edebiyatın, genel olarak sanatın ahlâkla...

Kadın olmak neydi bizim için; Daha ergin olmadan evlendirilmek miydi? Yanına geldiği adama alışmak zorunda kalmak mıydı? Yada Kadın olmak...

Çok yoruldum anne Dalların kırıldı,gönlüme ayaz vurdu Bir göz kırpışlık geldiğim bu dünyada Ellerim ellerin çaresi, kendi çaresizliğim oldu #...

Ölüme güzelleme Toprağa dönerim, çünkü kaynağımdır, Dönüş, bir varış değil, zaten hep oradaydım. Düşmek için yükselmek gerek derler, Oysa insan...

En çaresiz dönemimdi. Hayata tutunacak herhangi bir sebebim ya da inancım kalmamıştı. Bir kuş uçsa kafama pislese ya da yürürken...

Tüm imkansızlıklar içerisinden Bulup çıkardım seni bir akşam vakti Gülüşün, memleketimin baharı gibi. Kaç metreydi kefen, ölümden sonra hayat var...

Bir komşum var kilometrelerce uzakta Pişirdiğinin kokusu benim evime siner Bir komşum var uzakta Kendini geçtim, külüne muhtacım. Bir komşum...

Biz seninle hiç yan yana gelmeden gezdik o sokaklarda. Aynı yağmurda huzur bulduk, aynı karı tattık o soğukta. Aynı çöpe...

Bunca sokağın arasında Müziğin ahengini bul bana Bir martının çığlığındaki melodi gibi Yüreğime çarpan dalganın sesini bul Ağacında, yaprağında Sonbaharını...

Bir vapur görüyorum sisli ufuklardan gelen Engin dalgaları aşıp en çetin düşmanı yenen Koskoca bir milletin vatan aşkıyla ilerleyen Uzaklarda...

Çirkinin ve kötünün içine doğdum, hiçbiri de sana benzemiyor. Belki de bu sebeple sen inanılmaz bir iyilikte ve güzellikte görünüyorsun...

Gözümün hasretine yandığı onca şeyden Yokluğunda kaybetmeden kendini ama zorlanarak Nasıl da doğuyor gün bıkmadan her seferinde Bir de bu...

Herkes iç acılarının toplamı ile can kırıklıklarını bir denklemde eşitleme derdine düşüyor. Kimsenin dış acılarının izdüşümlerinin yarattığı iç bükey sancılardan...

Toprak ana rahminden doğan sözcükler, Kibele'nin öğretmeni, Anadolu'nun sesi. Hangi destanı anlatsam, hangi efsunla yoğursam, Bu kadim toprakların sırrını çözebilsem?...

Hangi çağda başladık bu masala, Gözlerin beni hangi yıldızda buldu, Ruhumun yankısı mıydı sana koşan, Yoksa bir destanın küllerinden yükseldik...

Yedi kıtayı susturdum içimde, hiçbiri anlatamadı seni. Ne okyanuslar taşıdı özlemini, ne dağlar gizleyebildi adını. Sana varan yollar rüzgârın peşine...

Sırra kadem bastım, gönül haneme vuslatla Zamanın ipliğinde düğüm oldum, çözülmemek için. Sesi geldi uzaklardan, bir suskunluk yankısıydı "Gel!" dedi...

sırra bezeliydim, sır oldum divana dara durdum, ezelden ebede ses oldum hemhal eyledim varlığıma rükuya duran alemle içime meyleydim ilahi...

Bir şiir yazıyorum şimdi, gözlerinin denizinde kaybolan bir gemi gibi, sesinin sıcaklığında eriyen bir kar tanesi gibi, ellerinin göğsümde bıraktığı...

Alacaklı Büyüyememiş bir çocuğun dünyadan alacaklı hayaletiyim ben Sebebini bilmediğim bir savaşın ortasında. Ağzımı dayayıp da kana kana su içemediğim...

Sevgili bilgisayarım, sana bugün anlatacağım masalımın kahramanı dünyanın bir ucunda çok eski çağlardan bu yana kutlanan bir festivaldeki kâğıt fener......

Ulvi Cemal Erkin’in 'Beş Damlası' çalınıyordu usul usul piyanoda. Nil yeşili ve beyaz renklerin kullanıldığı giriş katında, kapıdan girince sol...

Dağlardan çiçekler toplayarak Yataklar yapalım Aşkın en masum uykularına dalmak için Gecelerin kabuslarını el ele kovalım Kenetleyip parmaklarımızı Köprülerden geçelim...

Zaman su misali akıp giderken, Her şey benden yavaş yavaş yol alırken, Elinden tutamadıklarım kaybolup hiç olurken Sen gitme, öyle...

taksim çok şey anlatır 30 yıl öncesi mesela mesela hoşçakal değil merhaba kardeşim deniz mesela bizim çocuklarımız esmer benizlidir kapkaç...

  İzi silinmemiş zamanlardan geçiyorum Velayeti bende kalmış anılar peşimde Korkularımla baş etmeye çalışıyorum Müebbette kapanmış gözlerim gözlerinde Sözü geçen...

Karnımı doyurup sigaramı da içtikten sonra üzerime yağmurluğumu, tulumumu, ayaklarıma da sarı çizmelerimi giydim. Yağmur başlamamıştı ama tecrübeliydim, işimi riske...

her şey ortada, bu kadar derli toplu olunmaz. köşelerimize ne oldu? hadi köşelerimize çekilelim desem utanır mısın? kırılanın dökülenin sivri...

Yaşıyorum. her bu sesi duyduğumda yaşadığımı fark ediyorum. yağan yağmur tek değildi ona benzeyen dostlarıyla durmadan vuruyordu toprağa ağaçlara ve...

  Bu ilkelerin sınırlarından dışarıya çıkan ve aslında ülkede meydana gelen sosyal- kültürel bozuklukları, haksızlıktan, çeşitli ulusların, milletlerin soykırımını, dillerinin,...

unutursam bana hatırlatın ey anılar, hayallerimi düşlerimi, düşmelerimi, küsmelerimi hatırlatın   geçmiş geçmiyor bazen ziyaret edebiliyoruz gönlümüzce bazen de kayboluyor...

Kızıma Gülen gözlerinle sen Bir pınar gibi hayat dolusun Ellerinle ürkek Heyecanlı sabırsız bir kuşsun Kanadında baharlar var Yemyeşil ağaçlar...

Dünyada her şeyin yapaylaştığı bir dönemde mutlu olmak için başa dönmeli belki de insanoğlu. Yeni düzeni kurmak için sözlükteki tüm...

Dünün, bugünün, yarının Kalkmışsa ayağa bir bir... Sen oturup yazacaksın. Fitilin bitse de Mitili atacaksın bir köşeye. Öyle rahatlık falan...

Hey komutan! Bırakma beni bu dağda, Eğer bırakırsan ki şayet bıraktın O zaman göm beni o mezarlığa, sen koy musalla...

Yetişir hafif bir hüznün mağrur esintisi Koyuverdi beni kainatın mahremine. Kovulmuş ,terk edilmiş kalabalıklar içinde Kendimi bulabilecek hiç şansım kalmadı...

Rüzgarım yetişemiyor gidişine. Kayboluyorum o acımasız sisin sahibinde. Bozguna uğramış bir şehir kadar karmakarışık kentlerde, Yine kayboluyorum o kırık dalın...

O gün sabah olmadı. Saat 04:17. Saat durdu. Dünya yerinden oynadı. Şehirler çöktü, hayatlar yarım kaldı. Saniyeler içinde, binlerce yürek...

Silinse gözyaşları biter mi bu acı? Süprülse enkazın tozları geçer mi? Elma şekeri alsak güler mi yine yüzleri? Sarılsak, sarılsak...

Bir zamanlar, insanlar gerçekten insandı. Göz göze gelmekten korkmaz, bir selamı esirgemez, Sokaktaki bir çocuğun üşüdüğünü fark ederdi. Acıyı hissetmek...

Göğe bakayım Bakayım da renkleri göreyim diyorum Gök gri Moloz grisi Yıkıntı grisi Toz grisi Biliyorum bulut var orada Yıldız...

Kıymet Hanım mutfakta ince ince çalışıyordu. Ocaktaki tencereler kaynıyor, o bir yandan temiz tabakları raflarına yerleştiriyordu. Sofrayı hazırlamaya başlarken pencereden...

Ey yürek, neydi seni ezen, hangi yük böylesine ağır? Hangi sözle kanadı ruhun, hangi yara hâlâ sızlar? Hangi umut düşerken...

Rüzgar denizin göğsünden kopan bir “ah” gibi esiyor bu gece, İyot ve taze balık kokusu geliyor ağırdan. Berideki evin verandasından...

Bir damla kalp gördüm Yosun tutmuş kirpiklerimin altında Parlıyordu, uzuyordu Küflü bir kök Kaynaşırken saç uçlarımla Ağzı süt kokuyordu toprağın...

bir yağmur ıhlamurlar için; terleyen yaprakları, üşüten kokusu, yorulmuş rüzgarın ve bal arılarının hatırına. bir yağmur kelebeklere; renkleri gökkuşağına aksın diye… bir yağmur açlığın düşleri için;...

mavi yağmurlarda tanyeli yüklüyse berem denizler büyülü boncuktur sevinçten çığ yeri olan yalnız yokuşun ey yar bu mektubum iyi ki...

Bazı günler başka gelir sana Alırsın soluğunu hiç düşünmeden Gidersin yamacına bir dağın İndirirsin sırtından yükünü yaşanmışlıkların Sesin dolaşır bütün...

Kendini sahanlığa zor bela atan Selime, olduğu yerde bir müddet kaldıktan sonra kendine gelebildi. Ev ahalisinden ses seda yoktu. Önce...

Ve işte kayboldu gökyüzünün esrarengiz ruhu, Gece nöbetleri karıştı maziye. Çocukluğumuzu renklendiren, O neşeli baharlar yok artık. Kimsesizlere uzanan dostluk...

İşte yine kapımda. Zil deli gibi çalıyor ama ben açmaya korkuyorum. Onu içeri alırsam başıma gelecekleri düşünmek bile istemiyorum. Işıkları...

Kusursuz biriyle yarışırsak kazanabilir miyiz? Gattaca filminde Vincent ve Anton karakterleri, “genetik miras” ve “irade” arasındaki çatışma gibidir. Her iki...

Tarihsel ve Güncel Sebepler:GirişToplumsal cinsiyet eşitliği kavramı, bir toplumun özgürlük düzeyinin belirlenmesinde, haklı olarak, geri plana itilmiş kadının referans alınmasıyla...

Ne kadar erken biterse o kadar iyi benim için. Yine de aceleye getirmek istemiyorum yolculuğumu. Yavaş yavaş yürüyorum. Daha önce...

Ne olursa olsun, Kıvrılmış kitap sayfalarını düzeltmeye devam edeceğiz, Kitapların üstündeki tozu üfleyip Avcumuzun içi ile silkeleyeceğiz; Hep okumadığımız kitaplar,...

Yalakalar dolmuş her yeri sarar Onlar her işinde menfaat arar Küçülmeyin beyler, ahrete  zarar Bu dünya üç günlük, derin düşünün....

Zaman ve mekân ilişkisi, romanın inşa sürecinin olmazsa olmaz iki ana unsurudur. Zaman ve mekânın birlikte anlatılmadığı bir roman düşünülmesi...

Bu havuzu seviyorum. Zeminde ve kenarlardaki mavi karolar, kıpırdaşan küçük dalgaların yansımaları, hipnotize edici sesi ruhumu dinlendiriyor. Suyu seviyorum. Güneşin...

Betül FIRAT: Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz.  Serhat Ertuğrul kimdir? Serhat Ertuğrul:...

Yusuf uyanır. Babası Yakub’a rüyasını anlatır. Hz. Yakub rüyasını ağabeylerine anlatmamasını söyledi. Yusuf unutarak ağabeylerine anlattı. Yusuf’un kardeşleri aralarında anlaştılar....

Seni neyin yaşantısında gördümse güzel Bakışlarının yüzüme aksinden geliyorum öyle Görüyorum ki koynundasın bahçelerin baygın haldesin Bilseydin hayalini tuttuğum yerde...

Göçebe bir ruha bu kadar telaş fazla diyorum kendime Astarı yamalı tüm anıları yerinden söküp atmak istiyorum Ruhumda taşıdığım tüm...

“Özgürlüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz şimdi, hep birlikteyiz ey halkım unutma bizi, unutma bizi…” Uğur Mumcu Geride bıraktığımız günlerde...

Karacaoğlan 17. Yüzyılda Osmaniye ili Düziçi ilçemizin farsak köyünde dünyaya geldi. Günümüze ulaşan 500’e yakın eseri bulunan Karacaoğlan şiirlerinde aşk,...

          Kadın olmak neydi bizim için Daha ergen olmadan evlendirilmek miydi? Yanına geldiği adama alışmak zorunda...

Saçında kırk yaş beyazları Ama daha çocuksun Siyah rüzgarları bitmemiş gecelerin Ahşap rüyalarında uçuşur tel tel Kırılgan Hassas ve yorgunsun...

Pencereden sızan ışıkla gözlerini açtı.  Yılın bu mevsimi henüz dağlarda kar erimemişti ve karın beyaz ışığı, dağın eteğinde sıra sıra...

Gecenin sürgün karanlığında, Sen benim saklı düşümsün. Rüzgarın sesinde bir yalnızlık, Duvarlarda yankılanan yarım kalmış cümlemsin. Yüreğimin derinliklerinden yükselirken fırtına,...

Sarı saçları ve mavi gözleri Vardı çocuğun İyi bir semtte Bir görkemli konağın içinde doğdu Deniz kıyısında yeşillikler içindeydi konak...

... ve ben sana ateşin suda parlaması diyorum seni ne kadar sevdiğimi ben bile bilmiyorum güneşe aldanma o güneş bugünkü güneş değil sevgime inan...

Köyden epeyce uzak, ormanın derinliklerinde yalnız bir oduncu yaşarmış. Bu yaşlı adam, yıllar önce ailesini kaybetmiş, ardından kendini ormanın sessizliğine...

  Merhaba sevgili edebiyat ve sanat severler, bu hafta sizlere sanat ve teknoloji üzerine bir köşe yazısı oluşturmak istedim. Sanat...

Önce eller sarılır çünkü Mumyalandığında ruhunun sırrı canıma Kopar ke(n)din gelir uzanır başucuma Örtünürüz hatıraların kumlarıyla Suda oluşan değil aşkla bağlanan...

Memleketimde bir gündeyim. Salınır ağaçların yaprakları, Saç misali kokulu. Denizin suyu, Kısrak gibi hoyrat. Memleketimde bir gündeyim. Sokaklarda gülüşler, Evveli...

Sayısız mutluluk Saydırdın parmak uçlarıma. Boğum boğum hasretten, Gözlerime düşen serin ve tuzlu Bir sevinç… Aylar, günleri âşık eder peşinde....

  İşte yine kapımda. Zil deli gibi çalıyor ama ben açmaya korkuyorum. Onu içeri alırsam başıma gelecekleri düşünmek bile istemiyorum....

Sen gittin, ama dokunduğun yerler hâlâ sıcak, Omzumda izlerin, tenimde yankın… Yastığımdaki saçların bir dua gibi saklı, Kokusunda bin gecelik...

    İletişimin, etkileşimin en temel ögesi dildir. İnsan dili kullanırken bulunduğu çevreden her anlamda faydalanarak kendisini anlamaya ve anlamlandırmaya...

İlk sıcaklığı aranan gözlerindi Unutulmaya terk edilişimi sindiremeyen içim Yoksunluğun kahrıyla tükenişim Ve hor görüldüğüm vakitleri ilk çocukluğumun Kapanırken yüzüme...

Haykırışlar dingin, gülüşler yalan Patronlar kurt olmuş, ağalar sırtlan Bu nasıl bir zaman, bu nasıl günler? Dünyada halklardır sersefil olan...

Belli gemileri yakmışız Hayli yol almışken Hayalimizdeki rotalardan caymış Denizler ortasında Öyle üryan Ummana dalmışız Yıldızlar şahitti bazı gecelere Zühre...

Hürriyet gibi güzelsin, Bir çiçek kadar masum Ve bir bulut gibi özgür. Kuş olsan bulutlar dağılır , Su olsan çiçekler...

Alnında güneş lekesi Alnında su sesi Alnında kimsesiz yatan bir keder Yalnızlığın barikatına uyanmışsın Gündüzler kalabalık deyip Şarabına kendinden biraz...

  Işığa koşan mikro evren, patolojik bir ruh ağzımda, sırtımda gömüden bir aidiyet Beynimin hançeri: mızrak, derisi yüzülen bir takvanın...

  Uçucu bir şeydi zaman Balon gibi kendi halinde, biraz da pudralı Birer matruşkaydı kelimeler Bir kenti örtbas edip başka...

TANRI/M BİR ATIN ÜSTÜNDE İÇİYOR KANIMI USULCA! / Binnaz Deniz Yıldız Darağacı sessizliğinde çoğalıyor şehir, şehir çoğalıyor Rakamlar, semboller, gözler…...

şairler yalan söylemez bak ! şairler diyorum... kapalı sokaklarının kapısı doldurduğu güne başka yüzle çıkıyor dolunay daha bu sabah uykudan...

Tiyatro, yüzyıllardır insanların duygularını, düşüncelerini ve hayal güçlerini canlandıran etkileyici bir sanat formu olmuştur. Tiyatro sahnesinde gerçekleşen bu özel deneyim,...

neye kime göreydi zaman debreşirken sarnacında anıların an an eksilirdik her çekilişinde boncuğu tesbihin sanma ki sensizdi sensiz yaşanan sanma...

1850 yıllarında İngiltere’nin York şehrinde güzeller güzeli bir kız yaşardı. O dönem için zengin ve aristokrat olan bir ailenin iki...

  Güneş batar akşamüstü Kadıköy'de Kıpkırmızı al kızıl İnsanlar akın akın Yetişmeye çalışırken bir yerlere Evlerine Barlara Otobüslere Sekiz vagonlu...

Benim insani sevgilerim, Kişi başı yanılmalarım var, Yanılgılarımda sorgularım var. Benim insani sevgilerim var; Zamandan tasarruf, Kalbimden feragat ettiren, Düşlerle...

Düşlerimin her yeri ıslak İçinden akar acemi bir ırmak Çilingirden gelen Uykumun yedek anahtarı Bahçemdeki şiir kuşlarında Toplanmışlar göç ediyor...

vakitler gecenin yarısını geçiyordu az kalmıştı sabaha kuşlar cıvıldayacak bembeyaz bir güne karşılayacaklardı onu mis gibi bir kahvaltı kokusu dolaşacaktı...

artık sebep kalmaz çarpması için kalbin neyi değiştirir çalışsa durmaksızın beyin sen yoksan uzaksan morimor çatışmamalı gayrı kendisiyle tutuklayıp tutuklayıp azad...

Apartmanlar üstünde Zar zor görünen mavi gökyüzü Deniz değil ki içimi rahatlatsın İçilmiş bir çay bardağı içinde Açılmış da kokup...

    Gidja Uykularım da kaçıyor artık O esrik sözcükleri susturamıyorum Düşzamanı gecesi Bir Aborjin gibi Kızıllığına yenik düşüyorum  ...

BADE SULTAN VE MESTAN Evvel zaman içinde kalbur saman içinde köyün birinde Mestan adında bir delikanlı yaşarmış. Metan’ın babası yıllar...

iki şehrin ışıklarıydı olmadığı zaman hapishane varlığı baharın kokusuydu aşkı yaşayan hiç bilmeyendi kızıldenizin iki yakası gibi kavuşurken karışamadık derdi...

Kimse anlamaz, kimse bilmez insanın ne acılar çektiğini. "Bu da dert mi?" derler, anlatır öğütlerini. Oysa insanın derdi, kendine has;...

Çiçeksiz dalların ağıtında kaybolduğum günlerdi: Gölgesiz bir ağaç oldum, kökleri kurumuş, Yüreğimde saklı bir sızı, deniz gibi bir özlem. Yağmur...

Gel dert! Gel de uğra son durağına. Şahitlik edeyim kimin dost kimin düşman olduğuna. Soldur gülün dikenini bile bir hiç...

Yudumlarken kahvemi bardağımdan Yine bir damla süzüldü dudaklarımdan. Aktı yavaş yavaş bardaktan Sonra yavaşladı kuru bir damlanın yanında. Sadece durdurmak...

yeniden başladım işte örmeye sustuğun yerde bıraktığım hapishaneyi bir tortu misali bıraktım aşağıda bir of çektiklerimi her dokunuşun bir geçişti...

Her yer gecekondu o zamanlarda...6-7 yaşlarındayım,okul, eve bayağı mesafeli.Sabah uyanıyoruz,sokaklarda is kokusu,odaların içinde gümbür gümbür yanan kömür sobası.O zamanlar klima,ısı...

Sokaklarım vardı Pencereleri sevgilere açılan, İlmek ilmek ektiğim çiçeklerim, Kapımda erik ağacım. Dönebilsem eski günlere, Hatıralar sarsa her yanımı. Sokaklarım...

Yürürken adeta ciğerleri ağzına geliyordu. Herkes tıkanırcasına sigara içtiğini, birini söndürmeden diğerini yaktığını biliyordu. Neydi onu kendinden bu kadar vazgeçiren?...

Sanat Nasıl Doğmuştur? Sanatın Ortaya Çıkış Nedeni Nedir? Sanat nasıl ortaya çıktı? Evet belki de günlük hayatımızda her birimiz, sanatın...

Dilek, soğuk bir sudur avcumdaki Kana kana içtiğim Gittikçe yaklaşıyor, dinle bak! Bir türkü geliyor geçmişten, bize yaren   Boz...

Nehirlerin derindi Dipten akan ve baktığımda ulaşamayacağım kadar yatağına Aşksa sevemezlerdi benim kadar Kalabalıkların intihârındı ardı ardına Birdenbire birbirimden ayırdın...

ELVEDA İliklerime kadar kedere bulanmışım. Ne yatabiliyorum, ne yemek yiyorum, ne de başka bir şey… Bomboşum. Gözlerim saatlerce bir noktaya...

ALÇAK GÖNÜLLÜ İLE KİBİRLİ   Evvel zaman içinde… Kalbur saman içinde… Develer tellal iken… Pireler berber iken… Karıncalar develeri salıncakta...

  Ne kadar erken biterse o kadar iyi benim için. Yine de aceleye getirmek istemiyorum yolculuğumu. Yavaş yavaş yürüyorum. Daha...

  Derdi olmayan var mıdır bu ormanlarda Hiç olur mu dedim olmaz öyle şey Yapamam dedim ya anlamıyorsun Hayır dedi...

Bir varmış, bir yokmuş… Uzun seneler evvel, ormanın derinliklerinde Popi adında bir madenci yaşarmış. Popi altın madeni işçisiymiş. O sarı...

Bir okul gibi biri gelip biri gidiyordu. Bu döngü böyle devam ediyordu. Ben büyüyordum birileri benden önce büyüyüp gidiyordu. Gece...

Kaç yağmur kaç bahara küstük Ne nisan dı ama hatırlamaya yüksündük Kalp kırılırsada ölünür bildik Gelmesin bahar bana hep hazan...

Bir dağa benziyordu yüzün Kıyaslanamaz –ölçülemez-sonsuz(yekpare) Musa’nın kalbinde eriyen gözlerin-okyanus-kabarıp alçalan erlik “Dünyayı yarattım.” diyor uçan gövde. “Yalnızlar ve yanlışlar...

          Dünya edebiyatına etkisi tartışılmaz olan Eliot’un Çorak Ülke eseri hakkında inceleme yapmanın zor bir problem olduğunun farkındayım. En azından...

Yaşamak dedikleri, Saçında bir iki tel; Biri siyah, biri beyaz. Gülüşler saklı sıra. Yaşamak dedikleri, Sevmek, sevilmek, Bir sokakta ekmeğin...

Mavi bir kapıdır yüreğim, Her akşam aynı saatte aynı yere açılan... Demirden soğuk... Ama mavinin sıcaklığını taşıyan… Sorma neresidir bilen...

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, çok eski zamanlardan birinde bir tilki varmış. Bu tilki, ekmeğini kurnazlık yaparak çıkartırmış. Gel...

Minyatür, ince işçilikle hazırlanmış, kendine özgü bir boya tekniği olan, küçük ölçekli resimlerden oluşan bir sanatsal ifade biçimidir. Tarih boyunca...

gerçek sevi bende yoz eyleyende değil bağlamaya aşığım cana canana kirlenmemiş aşa gerçek sevgi bende yoz eyleyende değil ırmaklar bende başlar günışığı...

Gelirim demişti Ya bir gece Ya da bir şafak vakti. Gözün yolda kalmadan, Bakışların yorulmadan Ansızın gelirim demişti. Gelirim demişti...

Savrulur denizin örtüsü, Perde misali, Hasret kıraç düşmüş gibi Kurulur çehreye. Bir düşünceye, Bilmem kaç yıl ekler. Güneş sabaha doğar,...

Çiçeklerin de soldu, senin gibi hep konuştum oysa sularken. ‘Sevmediler yerini’ derdin yanımda olsaydın. Belki de beni sevmediler anne… Ayrılık...

Bugün yine uyandım küfrede küfrede Sana değil bize değil sadece kendime Bu yalanlarla dolu çarkın içinde O debisi yüksek ırmağın...

Kayısı Ağacı Kayısı ağaçları açar mevsimden mevsime, zamandan zamana savurur ince, zarif kokusunu. Bir küçük hatıra düşer aklıma, eskilerden, artık...

İstanbul'u sürdüm bugün gözlerime Halicinde yıkadım yüreğimi, Süzdürerek, damıtarak yavaş yavaş. Sarıldım denizinin kokusuna. İSTANBUL seninle konuşmak istiyor. Korkma! Sarıldığın...

                      İyi ki bu masaya oturdum. Kapı karşımda, pencereden de...

ölen 3 ustaya dair yazılan cümleler

Sabahlara Yakın Sabahlara yakın, Tren istasyonunda, Henüz çaylar demlenmemiş, Bavullar gelmemişken Hasret sarılışları gerçekleşiyor. Bir yabancı el değer düdüklere, Çağrılar...

hangi denizsen özlemsin farkındayım kendimden tanıyorum o gözleri belki bir şiirden belki de solfejinden perdesiz bir günahın üstüne alınsan iyi...

Ruhumda bedbaht bir yalnızlık demleniyor Zihnim yer vermiyor sen'li sözcüklere Kalbimin hafızasıyla hatırlamaya çalışıyorum seni Her düşüncemde kanıyor yüreğim Sabahında...

Evvel zaman içinde diye başlayan masallar… Ne de güzeldir onlar. İnsanın dinledikçe dinleyesi gelir. Ne hikmetse çocuklara anlatılır. Oysa yetişkinlerin...

  "Bir günde, kısacık bir günde büyümüşlerdi"             Stefan Zweig   Arkasındaki otobüsün ani ve tiz kornasıyla sıçradı daldığı yerden....

Çiçek kokardı Çocukluğumun sokakları. Balıklar eklerdim yan yana, Renkten renge, sırt sırta geçişleri olurdu. Soğuktan çatlak, Duygudan sıyrılırlardı. Papatya tarlalarında...

Sene kaçtı, bilmem. Çocuktum, hatırlarım. Dedemin bahçesinde Bir ipsiz salıncak. Ev denizi görürdü, Ben ise ona karşı, Salınmayı, Sallanmayı severdim....

Tam ucundaki gökdelenin gölgesinde yaşarken başladık Sahrayıcedit İki gözüm Ben senin sokaklarındaki ağaçların dallarından Topladığım meyvelerin tadıyla seni bilirim Çamlıca...

aman efendim estağfurullah, sonuçta siz işinizi yapıyorsunuz. yorumlarsınız, analiz edersiniz, tasarlarsınız, yapılması gerekeni yaparsınız, yıkılması gerekeni yıkarsınız. çok ortak yönümüz...

Matemin karanlığında yazdığım şiirlerimi, Döşüyorum yollarına, takılsın ayaklarına. Bir anlık kelebek mevsimini , Esir ettin hüznün aşklarına. Kırıldı tutunduğum umut...

  ne kadar uyuyabilirdi bir çocuk günlerce farkında olmadan bilinç yitik olsada kalkası var bağlayamaz dı hiç bir güç adı ölümde olsa koşması...

sevda ettiğim yasaklar da kelimeler kadar uzagız zaman gibi yalan sevdim geç kaldın ama geldin her seferinde tadilattaydı belki o...

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde develer tellal iken, pireler berber iken ben anamın  beşiğini  tıngır ...

Kışın açan çiçekleri bilir misin? Yaprak, yaprak kokar teninde, Ellerine sürülüşleri bir başka, Kumral saçlarına gölge oluşları. Bir bilsen, canım,...

Gözlerimizin önünde büyüyen, bizleri merak, neşe, hüzün ve zaman zaman korkuyla dolduran gençlerimiz… Büyüdükçe, ne kadar güzel bir insan haline...

_dün dokunduğun aşk bugün yalnızlık_ koşacağını koştu ansızın arayış yarına bir delil savrulur mu bilmem sararan nameler şahit tene karışan doku kriminalleri...

Ay ve Zühre üst üsteydi Gökyüzünün aynasında Ay ve Zühre bambaşka sanılırdı Yahut bazı bayraklar yanlış tanınırdı Zühre yıldız değildi...

Bir hayali dahi öldürüyordu beynim, Arkasından hiç üşenmeden gelen kalbim. Nasıl oldu da bu kadar iş birlikçi oldunuz. Oysa muhakkak...

İyi ki bu masaya oturdum.Kapı karşımda, pencereden de dışarıyı görebiliyorum. Geldiğinde aranıp durmasın. Görür görmez koşarım yanına. Allah ‘tan kalabalık...

Herkesten uzak, bir kır evinde sakin bir hayat yaşamanın tadını çıkartırken birden uzun zamandır yazmadığı düştü aklına. Bu düşünce onu...

Sonbaharın fısıltıları devam ederse, Yazın solan iç çekişlerinin yankıları, Çorak ağaçları düşünürdüm, Kolları fırtınanın çığlığı ile ağrıyor. Yağmur usul usul...

Hatice’nin öldürülmesi köyde büyük bir yankı uyandırdı. Herkesler yandı, Hatice’ye ve evlatlarına. Biri beş, biri de on yaşında iki evladı...

İstanbul’da Karabayır İskelesinde İstanbul’da Karabayır İskelesi’nde İsli bir yağmur var. Vapurlar gezgin, bakışları meraklı. Ben, Yürüyorum sessizliğin adıyla. Tek omuz...

Yeni yıla girmek üzereydik,saatin 00:00 olmasına tam on üç dakika vardı. Yılbaşı gecesini bir arada geçirmek istediğim ailem yanımdaydı. Şöyle...

Sıcak bir yaz günüydü. Güneş, arkasında karanlığı bırakarak yeni bir güne doğmak üzere çoktan veda etmişti tüm şehre. Kimine bir...

Aşkla pazarlık masasına oturdum. Dün gece, tüm benlikleri serdim sofraya: Unuttuklarım, bırakılanlarım, Ve kalbim, Büyük bir sözleşme imzaladık. Ellerim de...

Uzun, upuzun ve dar yolda yalpalayarak yürüyordum. Çalılıkların arasından kan ter içinde, pejmürde kılıklı bir adam önüme fırladı. Adamın üstü...

Sona geldim. Emin miyim? Eminim. Galiba… Her şey bitmişti. Artık yeter ya! Kaldıramıyorum. Daha önceleri de canı çok yanmıştı. Yılmamıştı....

Bu gece ,şu sabaha ışık tutuyor. Kaldırımlarda mumlar , insanların hislerini yansıtıyorlar. Şarkı söylüyorlar usul ,usul Maviye siyah karışmış Gözyaşlarına...

Kurumuş yaprakların Mevsime turuncu ekleyişi mevcut. Yarım kalan, üşüyen pencereler var. Hisler tutucu, hisler yalnızlıkta şahlanmakta. Kurumuş yaprakların Masumiyete mektubu...

Mahallede cenaze olduğu zaman evlerde televizyon açılmazdı eskinden. O evlerden birinde büyüdüm ben de. Çocuktum, bir gün anneme, ‘neden açmıyoruz...

Kırıldığında tüm değer yargıları Anlamsız hissedersin bir zaman Ve sonra alışmak ömrünün yeni mahallesine Buğday tarlaları ve gökyüzü arasında Saçlarının...

  Ben bir anonim türküyüm Gurbet yazılır sokaklarıma, Dinleyenler ardı sıra, Sazlar eşlik eder âşıklara. Vurdukça kelimelerin tellerine, Yaşamın mesafeleri...

Yıldızsız kentlerin gece vurgunu Seni mi öptüm Ay şavkıyla sararken denizi Tuzu dudakları dili yakarken Kıyılardaki kayalıklarda bir garip inilti...

Türk tiyatrosu Anadolu uygarlığını oluşturan çeşitli toplumların, Anadolu'ya göç eden Türklerin atalarının ve İslâm dünyasının kültürel birikimine dayanan, hem Doğu...

Bu gece yıldızlar ne kadar güzel görünüyor. Öyle çoklar ki… Ve de öyle güzeller. Bize ışık damlası şeklinde görünen yıldızların...

Bırakıp gitsen de diyemem neden  Sensizde severim bilemem neden Bu Sevda yalnızda yaşanır  sanma Gözlerin gelir aklıma ,gelde anma Gittiğin...

Dolaştı ıssız sokakları. İçine çekti derin yalnızlığını. Rüzgâra karışmış şehrin, sessizliğini dinledi. Tek tük yanıyordu evlerin ışıkları. O evlere bakıp,...

Göğün yedi tepesine karanlıklar çekildi Çabaladım bunca vakit afaki Bekledim durdum aydınlığın parlak silüetini Sessizliğin en ücra köşesinde   Belli...

Yüzüme çizdim Tanrıyı, boydan boya yara bandı gözümde kıldan kanı Ellerim dikiş içinde ve de kırbaç! Duvarda sırtım, dönük kalbim...

Nerede bilmiyoruz fakat Buluşacağız mutlaka bir gün ve Kaldırıp kirpiklerini, Hazinelerini bağışlayacaksın bana...   Ne kadar zaman sonra bilmiyoruz fakat...

Afife Teyze günün büyük bir kısmını koltuğunda geçirir. Beni de gözünün önünden ayırmak istemediği masasına koyar. Daha doğrusu diker. Zavallı...

Zamansız  hislerin hakimlerini , İçimdeki savcı ile karşılaştırdım. Bu gece , söylenmeyen naraların İsmi koydum hecelerin üzerine.   Sevmeyen benleri...

İki yıl oldu, Seher, iki koca yıl… Her gece içime çöken o karanlık, Sessiz bir çığlık gibi yankılanıyor. Yıldızlar kadar...

Delikanlı, nedir bu sendeki hüzün? Kaç gece harap edeceksin kendini? Kaç gözyaşı dökülecek daha, Değmeyen ellerin soğukluğuna?   Kaç gece...

ozansam nefes ver canıcanıma selam et pirime dağ ol seda ver dönmeden yolumdan düştüm kalktım bugüne ozansam senim sende ferim...

içimde bekleyen sıcacık bir kıpırtıydın gelirdim , yerine yatardım çıkarıp umutlarını dışarı gelirdim hep dolu dolu sağanak olurdum bilirdin fakat...

Hava karanlık ve soğuk. Topraktan yükselen duman ay ışığının aydınlattığı geceyi puslandırmış, ayağımın altında kuru dallar çatırdıyor, yürüyorum… Nasıl geldim...

Onca aşk acısını Onca ekonomik uçurumları Onca Sınıf mücadelesini Onca Darbe sonrasını Onca haksız kazancı Onca sömürüyü Onca hırsızlığı Onca...

Neyi yazsak kitap oluyor diyor şair Acıdan kederden başka ne yazmışız ki... Uzun uzun cümlelere gerek de yoktu aslında. Bir...

Yeter artık, bitsin bu hikaye Sen bana bir şiir yazdın Bense sana bir roman Sen kısa cümleler de beni anarken...

Bir gün ölesim var, mezara girmek. Bir gün bir mahkum olsam diyorum. Bir gün hastanede bir yatalak. Bir gün zengin...

  “Vay para vay, gözün çıksın.” (Eskici ve Oğulları- Orhan Kemal)   Üç arkadaş birbirini ite kaka girdiler kafeye. Girişte...

Salvador Dali tablolarında neden metafor kullanır?. Öncelikle çılgın ressamın hayat felsefesini ve deliliğini irdelemek gerektiğini düşünenlerdenim. Deliliğini diyorum, çünkü kendisi...

  Benim sende bulduğum şefkat Senin bende aradığın sevgi Sen başka bir ten ,başka bir bedende yaşarsın gece gündüz Bense...

Bilinmezlerden bir karayel doğar,   Çaresizlik serin eser, kapanır mutluluğun mevsimlik panjurları.   Hercai bulutlar tehditkâr bakar, Kaçar özgürlüklerine yağmur...

Evvel zaman içinde, Zaman unutulmuşken dünde. Radyomda Müzeyyen, Elimde ekmeğim, Yürürüm yol boyunda, sessizce.   Bir çocuk gördüm yaşlı, Ellerinde...

Gecenin keskinliği ile ilk kez karşılaşmıştım. Gözlerimin hiçbir şey görmeyişine şahit oldum. Bastığım yeri bilmeyerek ilerliyor, yanımdaki insanları kaybetmemeye çalışıyordum....

Sokakların arkadaş canlısı, şehrin cazibesi tanrı’ nın melekleri. Tüylü sakinler tarihin içinde. Yürüdüğümüz her yerde sevimli patilerin ayak izleri... Kalbi...

  Onu tanımak herkese nasip olmazmış meğer. Bunu sonraları daha iyi anladım. Bir kez bile karşılaşma şerefine nail olabildiyseniz anlardınız...

Sadeleşiyor muyum, ne? Kırkı devirmiş yüreğimle, Çentikler atıyorum beni üzenlerin üzerine. Teşekkürü borç bilirim, beni yürekten sevenlere.   Sadece bir...

Yolunu yoluma koyduğum, Boyuna, posuna hayran olduğum. Gel, yarım; bırakma beni bu sisli yollarda, Üşüyorum, havalar soğuk, içim ürkek, yalnız....

kaç türküm vardı vardı da tükettim sana kaç umutkuşu belirdi sırtında yoktun yosun boyamış kabuklarımda burcu burcu kokusu avuçlarının yalancı...

Ne zaman hazırsan Yoldaysan Gökyüzünde kenetleniyorsa ellerin Ve rüzgarda ıslanan gözlerin kaybetmiyorsa eşini Ve ödünç alınan enerjiye borçlu olduğunu hissediyorsan bir medcezir ...

kıyılara, kıyılarına gömüyorsun tüm hatıralar ve umursamadığın özlemleri bile yetmiyor toprak, örtmüyor ;  yetmiyor çakıl taşları , kumlar ve denizyıldızları...

Zehre, Eylül ayında okula başlayacağı için çok heyecanlıydı. Pembe ayakkabılarını ve sarı kurdeleli tokalarını hazırladı, saçlarına manolya kokusu sıktı. Sabah,...

Gece gözüne uyku girmedi. Sabaha kadar döndü durdu. İki şey kurcalıyordu zihnini. Ne yapsa ne etse kafasında bunları sonuçlandıramıyordu. Cuma...

Biraz da sağlık, biraz da kadınlık halleri ve mevcut dönemi yaşarken biraz da moral olsun diye bu yazı. Zira bizim...

Bir tarafta göz alıcı beyazlık, hemen altında sararmış yaprakların düştüğü bitek toprak… Güneş başka başka bakıyor, her iki tarafı farklı...

Bazı günler, insanın içine bir sessizlik çöker. Bu sessizlik, dışarıdan görünenin aksine huzurdan değil, biriktirilen dertlerden gelir. O sessizlikte sorular...

İkide birde saate bakmaktan boynum tutuldu. Bir türlü bana gelmiyordu sıra. Babamdan yiyeceğim azar olmasa çıkıp gideceğim şuradan. Ama yok,...

Altın karası bir ışık bu Safran değil ki aşına katasın Tarhana tadında Ellerin nasırlı sarısı Kader yarası kadarı kadar yaşaması...

Çözerdim zamanın dilini en küçük anına kadar Ve sen olurdun karşımda. Süslü şiirler söyleyemez, Tatlı sözler fısıldardım kulağına. Önce dinler,...

Ölüme yürüyordu kollarınız! Geceleri barbar bir kavmi düşlüyordunuz Elmacık uzvunuz şarap akıyordu Bu yüzden en çok gördüğünüzdü Ve gömdüğünüzdü tanrının...

Hasreti sarmışım kucağıma, Sen diye basmışım bağrıma. Senden gelene eğmişim boyun, Hasreti sarmışım kucağıma. Ellerim çaresizlikten yorgun, Fakat sana güçlü,...

Bin asırlık hayallerimi bir gecede elimden almayı başardın Gözlerin gözlerime hiç bu kadar uzak olmamıştı Adının her hecesi yüreğimde atarken...

Bir zamanlar bir genç vardı. Hayatını sevgiyle, umutla ve inançla doldurmuş bir genç. Düşse de yeniden kalkmasını bilen, karanlık günlerde...

Mahalleye eski bir profesör taşınmıştı. Kendi halinde bir mahalleydi bu. Dünyanın bütün gümbürtüsünden uzak, içedönük bir yerleşim yeri. Bir zamanlar...

Mâvi gözlüm, şeb-i yeldâ geldi, sen hiç gelmedin Hicr uzun sürmekte, bundan her dü dîdem yaşlıdır

Ödüllü Yazar Betül FIRAT'ın Yusuf TOKMUÇ ile Röportajı Engellilerin İş Yaşamı ve Farkındalık Üzerine Koç, Mentör ve Yazar Yusuf TOKMUÇ...

Benim adım gece Beyazdan gündüzden uzak Yağmurla yıkanan Soluğunu yüreğinden alan Benim adım gece Bin yıllık bir geçmişi olan Yaşlanan...

* Onu karşımda capcanlı görünce dilim tutulmuştu. Bir şey söyleyecek gibi oluyordum ama ağzım o kadar kuruydu ki değil bir...

Yine yoğun bir iş günü bitmiş, kendini taşıyamayacak kadar bitkin ayaklarla otobüs durağında bekliyordu Hasan. Sararmış yaprakların rüzgârın da etkisiyle...

Asıl aşkım eşsizdi. İkinci bir hisse verecek karşılığım yok. Mecalim de yok. Hatırlıyorum yeşeren umutlarımı, heyecanımı . Deli gibi geri...

“…ama burnunun direği sızlar özlemden! Bebek koklar gibi koklamışsındır çünkü...” Haber vermezsin yüzünden Geçip gittin ellerimden Soğuk yüreğim soğuk Hesapçı...

Haftanın ilk günüydü. Çoktan okula gelmiş, birkaç ders işlenmiş, sıra beden dersine gelmişti. Bir ilkokullu olarak, bu ders ona önceki...

Gölgelerin bile kaçacak yer aradığı sarı sıcak bir öğle… Güneşin çatırtısını duyurduğu, toprağın bin yerinden yarıldığı, aman billah vermez bir...

"Biliyor musun ben peri olacağım. Kanatlarım çıkacak. Ben uçarken herkes arkamdan bakacak, "Aa bak kanatlı kız!" diye. "Hiç de bile...

Lal olmuş bir kelimenin içindeydi zaman Aralıksız bir rüzgâr örtüyordu kapıları durmadan Sel olmuş bir kadın saçı tarıyordu suların yatağını...

Ateşli genç sofi “bu söz ne menem bir şey, hiçbir anlamı yok, öylesine kafadan sıkılmış, işkembeyi kübradan sallanmış bir laf,...

Kırık bir aynada bakışlar donar, Gözlerimde bir tufan, içimde yanar. Aşk mı bu, nefret mi, belli değil hâlâ, Hangi sahte...

Hep bir yol ayrımında buldu beni hayat, dostum. Karşıma hep iki seçenek koydu: Aklımla hareket etsem, kalbim hüzünle kıvranıyor. Kalbimi...

Küçük elleri ve narin gözleri olan kız, şehrin en taze adaçayını demleyen pastanenin bulunduğu caddede; yer yer yosunların hışmına uğramış,...

Radyometrik yöntemlerle 21’inci yüzyıla tarihlendirilen bir bina müze haline getirilmişti. O gün açılış vardı. İstanbul antik şehrinin sular altında kalan...

Ben kendimi en çok gün sonu yatağa bıraktığım an, uykuyla uyanıklık arasında dinlerim... O an duygularım tüm gerçekliğiyle, bilinç altına...

Son dersin bitiş zili çaldığında, bütün öğrenciler okul bahçesine koştu. Baharın ilk günlerinden biriydi; ağaçlar yeni çiçeklenmiş, güneş usul usul...

Okul bahçesi kokulu silgi, kara önlük, boğazı kesen kolalı beyaz yakaları ve kara tahtadaan bulut bulut akan tebeşir tozlarını çağrıştırdı....

Sobanın üzerinde kızarmış ekmeğime annemin eşsiz çilek reçelinden sürdüm. Taze sağılmış bir bardak sütle tamamladım kahvaltımı. Tıpkı yıllar önce, okula...

‘’İnanabiliyor musun Muzaffer, kırk yıl geçmiş şu okulda okuyalı…’’ Sabahın erken saatlerinde, kocasının koluna girmiş, her zamanki okul yolundan geçerken...

Öğrendim seni, yazmaya başladım ilk satırından. Son mısraya değin devam ediyorum, Geçebilir miyim bilmiyorum gönlünün kıyısından.. Sayfalarca uzatıyorum kelimeleri, bitmek...

Banyoya girdi hızlı adımlarla kadın. Tam musluğu çevirecekti. Aynanın kararmamış bir avuçluk   yerinde yüzü battı gözlerine. Burnunun önünde, çizilmiş yanaklarında...

Bir yaşam verilir. Ve çizilen bir sınırdır Zaman. Dışına çıkmanın mümkün kılınmadığı, muğlak bir farkındalık... Sayılar, zamanın; beden ruhun mezarı:...

Sürgün tohumların Rûzgar çılgınlığınca Savruluş hafifliği bu Kendi topraklarından genini alan Ama kendi topraklarına hasret Toprağındakilere özlem özlem yaşayan En...

Durmasın ellerin bu kadar ırakGözlerin buluşur seninim diyeGönlünü ömrünce gönlüme bırakGözlerin buluşur seninim diyeBakışın doluşur kesinim diyeSevginle kamaşır göz bebeklerimSesini...

Hiçbir şey değildi ve ne yazık ki bunun farkında değildi. Özel ve önemli olduğunu düşünüyordu. Düşünmesinde bir sorun yoktu, lakin...

(başlangıç)   İzolasyonda ve geceleri Ve acılık ve yaralar Gözlerin beni hayata çağırıyor Sesinin yankısı hafızamda akıyor Senin yokluğunda Sokaklar...

Yine yarım kalıyorum Her şey susuyor önümde Sokaklar boşalıyor hiç sezdirmeden Odam sesimle yadsıyor beni Eşyalar yok muşum gibi Boş...

Zihnimde yârim Özlemimde memleketim Kolumda saat sesi: tik tak   -Kim o? -Ben şafak Ah hasret Sabret, sabret   Ranzamda...

Ah be Hasan!.. Ne diye dinlemezsin sevdalandığın Emine’ni.. Obalıyla Ovalı bir olmaz der durur sana, dininizi bir mezhebinizi ayrı yazmış...

Kasım sonunda geldik bu eve. Ben gelemeyecektim aslında ama hayat ne yaptı etti beni de sürükledi buraya. Daha gelmeden bu...

Buradan oturup izlemek seni yoruyormuş insanı

Bir müddet adamı gözledi. Adam yavaş adımlarını hızlandırıp, arkadaki boş arsaya yöneldi. Ahmet’te onu takip etti. Adam takip edildiğini anlamış...

Görüyor musun Pakize Abla şu fiyatları, el yakıyorlar el, nasıl da pahalı her şey!Yaşanacağı kalmadı artık, ne diyeyim Asuman. Eskiden...

gün ışığı bulutların ardından kaç kez geldi yanıma. gri bir duvardı: gökyüzü. mutluluk demek zor, renklerim bile olmuştu. nefesimde bir...

Islak ayak izleri, benim odamın önünden başlar ve üst kata doğru hiç kesilmeden ilerler. Dermanı tıkanmak üzereymiş gibi pürüzlü bir...

Bir ülkenin ruhunu görmek istiyorsanız, o ülkenin aynalarına bakın: hastanelerine, okullarına, mahkemelerine... Orada yalnızca binaları değil, içindeki insanları da göreceksiniz....

Kır artık kabuğunu, çık dışarı. Daha ne zamana kadar böyle edilgen ve havadaki nemden bile etkilenecek zayıflıkta kalmaya devam edeceksin?...

Helin, ailesini kendi başına uydurduğu gösterileriyle eğlendirirken saat 22.00’ye yaklaşıyordu. Az sonra “Biraz daha oturayım!” krizinin çıkacağından annesi de babası...

Buz gibi bir İstanbul sabahında ofisin önünde dakikalarca bekleyen Lila, Taylan’ın geleceğinden umut kesmiş olacak ki köşedeki simitçiye doğru hızlı...

Tiyatro, insanlık tarihinde köklü bir geçmişe sahip, canlı performans sanatları arasında özel bir yere sahip olan bir sanat dalıdır. Sahnedeki...

Kara Pusarık*Aylardan kasımdı ve artık kış tüm alametleriyle gelmekte olduğunu belli ediyordu. Köyün üzerine senede sadece birkaç kez çökerek hayatı...

Betül FIRAT: Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz. Recep ÖREK Kimdir? Recep ÖREK:...

Vargit çiçeği açtı yaylaya Haydi git diyorlar sılaya Hasretlik çeken var aylarca Içinde o yârim varmi ola Git diyorlar sevgi...

Çok insanlar tanıdım Benlikleri kirlenmiş Ruhlarını şeytana satmışlardı Yok olmuşlardı hırsları yiyip bitirmişti onları İçlerinin karası yüzlerine vurmuştu Kadını erkeği...

Kıyamet penguenleri Denizlere yürüyüp inince Koskoca bir ay bütün gümüş ışığı parlaklığıyla Vuracak tüm coğrafyalara Gecesiz Başya Timuçin olmak üzere...

Uzun boyu, yapılı bedeni, buğday teni, kırçıl saçları, uzun kirpikleri, dolgun bıyıkları, çipil mavi gözleriyle benim en sevdiğim amcalarımdan biriydi....

Gece çökmüştü. Şehrin karanlığına karışan tek şey, bir çocuğun çıplak ayaklarından çıkan sessiz yankıydı. Çocuk, soğuktan tir tir titreyen elleriyle...

Saatin tik takları kulaklarımı tırmalıyor, Akrep kovaladıkça yelkovanı, Sanki geçmişin izleri peşime düşüyor, Zamanı geliyor her şeyi bırakıp gitmenin, Ama...

Saint Michel, Hrisokeras’ın kıyısında adına bir kilise yapılması için, şehrin üstatlarına verdiği emirle Megaralıların geldiği dönemlerde inşa edilen Galata’ yı...

Ben Ayşe… İmbat Rüzgarları’ nın sıcak esintilerinin yaşandığı yaz aylarının en güzeli Temmuzda İzmir’in tarihi sokaklarının birinde aklım bedenime eşlik...

Beklerim, Beklerim ki Bana çıkan o yollarına Dikenler serilsin de Canın acısa da gelmek isteyesin. Üstüne kaynar suyu ben döksem...

Tatlı yaz akşamlarının o yumuşak esintisiyle yüze çarpan güllerin ve hanımellerin kokuları, apartmanların bahçe duvarlarını aşarak tüm sokağı kaplıyor, dokunduğu...

 Hiçbir halin kalıcı olmadığını hayat insana büyük bir titizlikle öğretiyor. Ne var ki bu öğreti her zaman iyi olmuyor bizim...

Günlerden pazartesi… Komiser Numan, cinayeti düşünmekten gece gözünü kırpmamıştı. Katilin kurbanlarını hep evlenmiş boşanmış kadınlardan seçmesi onu epey endişelendirmişti. Nedir...

Her şey bitti dediğim anda, aslında fark etmeden yeniden başlamışım. Dizlerim titrerken, belim bükülmüşken, kaybettiklerimin ağırlığı altında ezilirken... Cebimdeki kalem...

Anne, sokak başında dizlerinin üstüne çökmüş, çığlık çığlığa haykırıyor: "Bebeğim ölmek üzere! Ne olur, yardım edin!" Sesi, duvarlara çarpıyor, yankılanıyor;...

Ben bir gezginim. Her adımımda yeni bir dünya, her durakta bir hikâye bulurum sanırdım. Oysa yollar bana hayal ettiğimden fazlasını...

Biliyor musun ne fark ettim?Ne oldu? Yine ne fark ettin?Onunla iletişime geçtiğin gün bana günaydın mesajı atmıyorsun. O günlerde sana...

Öyle bir aralıktı uzunca Yankısı tren ve bulut arasında gidip gelen Tüm beyazlığından çekseniz Soluğunda grilik apaçık Bir iniltiydi boşluğu...

Gün sabah’a dönmekte. Unutulmuş şehrin sokaklarında, Gözyaşlarımı Yağmura karıştırmaktayım. Cümleler sen kokmakta, Ben onları görmezden gelmekteyim. Gün sabaha dönmekte. Bir...